Kasımpaşa maçı ardından Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı’nın açıklamaları
Spor Toto Süper Lig’in 9. haftasında oynadığımız Kasımpaşa maçının ardından Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı değerlendirmelerde bulundu.
Müsabakanın değerlendirmesini yapan Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı, “Rakibimiz çıkışta ve sağlam organizasyonu olan bir takım. Hem oyunu kurmaya çalışıp hem de rakip arkasına top atmaya çalışıyorlar. Kenarlarda 2’ye 1 üstünlükler sağlıyorlar ve özellikle geçişlerde tehlikeli bir takım. Biz de buna karşılık analizlerde bir gün taktik yapabildik. Özellikle bu tip rakiplere karşı topa sahip olmamız ve kendi sahanda dominant bir oyun oynamamız gerekiyor. Bunu ilk yarı itibariyle hiç gerçekleştiremedik. İkinci ve üçüncü paslarda çok top kaybı yaptık. İlk yarı bir pozisyonumuz var ve rakibe pozisyon vermedik, oyun tatmin edici değil ve çok telaşlı oynadık. Bu oyunda topu çabuk kaybedersen, topun peşinde koşmuş oluyorsun. Bizim gibi takımlar için bunlar olmaz. Bizim rakibi koşturmamız lazım ki, boşluklar bulabilelim” dedi.
Oyun içerisinde telaşa kapıldığımızı ifade eden Avcı, “İkinci yarıda bir hamle ve baskı kurmaya çalıştık. Aslında ilk yarıda da baskıyı fena yapmadık. İkinci yarıda rakibi daha sahasına kapatarak, çok şut atmış ve çok kenar ortası açmış olabiliriz. Fırsatlarımız var mı? Var. 20 tane şut atmışız, yarısı isabetli, yarısı isabetsiz… Kazansak da dahil ben bu öz eleştiriyi hem takım hem de kendimle ilgili yapacaktım. Rakibi tebrik ediyoruz. Ligin en fazla sırtına faul yapan takımı. Onlara daha fazla dikkat edip, daha az temaslı oyun oynamamız gerekiyordu. Yarın tekrar kafamızı kaldırıp, yenilenmeliyiz. Perşembe yine bir Avrupa maçımız var. Biz öz eleştiri yaparak yolumuza devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Eleştirilere yanıt veren Avcı, “Öz eleştiri yapacağız. Daha iyisini nasıl yapabiliriz? Oyuncu kendi öz eleştirisini yapacak. Bu bir organizasyon ve takım oyunudur. Bireysellik bunu kaldırmaz. Bazen basit oynamak problemi çözer. Kimsenin kendisini ispatlamasına gerek yok. Bu oyuncu grubu kendisini zaten ispat ettikleri için buradalar. Çok mu kötüyüz? Genelde öyle bir algı var. Buna sitem ya da rica da diyebiliriz; Biz bugün kazandığımız takdirde lider oluyorduk. Bir geçiş döneminin sancılarını yaşayabiliriz ama bugün kazansak, 9.haftada lider oluyoruz ve bu dönemde bunlar çok normal şeyler. 2 bekin değişmiş, 3 tane ön tarafta oyuncuların değişmiş, stoperin bir tanesi değişmiş, 2-3 tane sezonu kapatan oyuncum var ve ona rağmen bugün yendiğimiz zaman lider oluyoruz. Şimdi buradan bakacak olursak, taraftarımızla hücum ve savunma yaparak şampiyon olduk. Onlar bize çok destek oldular. Bugün bizim taraftarımızın desteğine ihtiyacımız var. Bugün bize sonuna kadar yardımcı olmaları gerekiyor. Lider olduğumuz zaman psikoloji başka bir şey. Öz eleştiri yaparız ama bugün buradan lider çıksak seni duygu olarak başka yere taşıyacak. Çıkan oyuncum protesto, giren oyuncum protesto!” şeklinde konuştu.
Taraftara seslenen Avcı, “Geçen sezon da söyledim. Protestoyu maç içinde bana yapın, maç sonunda hepimize yapın. Ancak maç içinde yapılan protestoyla saha içi performansı arttıramayız. Onlara çok ihtiyacımız var. Geçen sene beraber şampiyon olduk. Dünyada bütün maçları izlesinler. Topu yana atıyoruz, oyunu açabilmek için bir anda tribünden inanılmaz sesler çıkıyor ve oyuncu topu rakibe atıyor. O zaman topun peşinde de koşarken susuyoruz. Rica ediyorum, bu fırsatlar tekrar gelecek. Daha organize olup, saha içerisinde daha grup enerjisini yansıtacağız. Taraftarlara rica ediyorum; Bu futbolcular Trabzonspor’un oyuncuları, özellikle yerli oyuncular…” sözlerini söyledi.
Trezeguet’nin yerde kaldığı pozisyonla ilgili sorulan soruya Avcı, “Pozisyonu görmedim ama sordum. Oyun devam ederken, orada kalamam sonuçta. Bu zamana hiç bunun üzerinden oyunu okumak istemedim. Ne yapabiliriz ki! Nasıl zamanı geri çevireceğiz? Zaten bu konuyla ilgili o kadar rahatsızım ki. Oyuncu üzerinden, hakem üzerinden, penaltı üzerinden sarı kart üzerinden özellikle sosyal medyada yokum ama duyuyorum, dikkat edilmesi lazım herkesin sonuçta bir ailesi var. Bu oyun sonuçta 2 saat sonra bitiyor. Kimseyi insanların önüne atmanın bir anlamı yok. Ben bu oyunun içinde kalmaya devam edeceğim.” yanıtını verdi.
Oyuncu değişiklikleri hakkında da açıklamalarda bulunan Avcı “Gbamin oyuna girdikten sonra oyunda daha dominant oynadığımızı söyleyebiliriz. Enis Bardhi hem merkez oynayabilen hem topa vurabilen hem de kenardan kısa ortaları iyi yapabilen bir oyuncu. Tekrardan bir hücum hamlesiydi aslında bu. Şut attık, orta açtık, her şeyi denedik aslında. Ben değişikliklerin doğru hamle olduğunu düşünüyorum. Oyun anlamında da cevap verdi Gbamin’in etkili anları oldu” dedi.
Takımda yaşanan sakatlıklara da değinen Avcı, “Bruno Peres geçen sezonun sonuna doğru sakatlanmıştı. Larsen’i her ihtimale karşı almıştık. Sonuçta Danimarka Milli Takım oyuncusu. Serkan’ın ve Dorukhan’ın sakatlıkları aklımın ucundan geçmemişti. Bütün sağ beklerim gitmişti. Larsen çok iyi profesyonel bir futbolcu ve yoluna devam ediyor. Visca’nın kolu kırıldı ama o bölgeye hem yabancı sınırından hem de çok oyuncu bakmamıza rağmen çok ideal kenar oyuncusu bulamadık ve biz de Kasım ayına kadar elimizdeki oyuncu kadrosu ile devam etme kararı aldık ” ifadelerini kullandı.
Son olarak Avcı sözlerini şöyle tamamladı;
“Türkiye’de en fazla genç oyuncu oynatıp, kazandırıp, yurt dışına yollayan biriyim belki de ekibimle birlikte. Lahtimi’yi biz geçen sezon devre arasında da istemiştik. Bu sezon kadromuza kattık ve her şeyin bir zamanı var. Her teknik adam oyuncusunu en doğru zamanda oynatmak ister. Çok potansiyelli bir oyuncudan bahsediyoruz.”
“Farklı formasyonlar deniyoruz. Bu bir organizasyon ve basit oynama oyunudur. Şampiyon takıma gelmek ve 7-8 oyuncunun kendini kanıtlama arzusu… Kaybettiğimiz maçlarda da buna rastladık, özellikle hücumdayken kaybedilen toplarda. Bazen iş bireyselliğe kaçtığı zaman, orta yapması gereken yerde şut çekmesi gibi… Kimsenin kendini bana ya da tribüne ispatlamasına gerek yok. Bu oyun doğru oynandığı kadar varsın. Bu bir sabır ve akıl oyunu. Bazen oyuncu baskıdan dolayı bireyselliğe dönebiliyor. Hep doğrusunu bulmaya çalışacağız. Takıma komple protesto olabilir ama birey olmaz. Birine alkış, birine tepki olmaz. Bu oyun böyle bir şey değil ki… Biz beraber şampiyon olduk. Bu şehrin çok büyük enerjisi var ama olumsuzluğu bıraksınlar.”