Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı ve Vitor Hugo basın toplantısı düzenledi

Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı ve futbolcumuz Vitor Hugo, UEFA Avrupa Konferans Ligi play-off turu rövanş maçında Basel ile oynayacağımız karşılaşma öncesi açıklamalarda bulundu.

St. Jakob-Park Stadyumu’nda düzenlenen basın toplantısında konuşan Teknik Direktörümüz Abdullah Avcı, “Ülkede yaşananları biliyoruz, birebir yaşıyoruz. Daha ilk depremin yaraları sarılmaya çalışırken yaşanan yeni depremler hepimizi kahretti. Bedenimiz burada da olsa, kalbimiz deprem bölgesinde. Bu koşullarda konsantrasyon çok zor ama depremi yerinde yaşamayan insanlar olarak, nerede olursak olalım, ne iş yaparsak yapalım; hepimizin görevi o yaraları sarana kadar, işimizi en iyi şekilde yapmak ve bunun için çalışmaktır. İlk maçta bütün ülkenin, kulüplerin, taraftarların bize milli maç gibi destek vermeleri, ülke ve bizim adımıza son derece önemliydi. Onlara teşekkür ederim, umarım böyle devam eder. Bir maç oynadık geçen hafta, küçük de olsa bir avantajımız var. Daha farklı kazanabilirdik, rakibe 1-2 pozisyon verdik ama genel anlamda üstün oynadık. Rakip, genç ve dinamik bir geçiş dönemi yaşıyor ama 20 senedir Avrupa kupalarında devamlı oynayan bir takım. Takım savunması olarak yaptıkları önemli işler var, geçiş hücumlarını iyi yapabiliyorlar. Yarın oyunun başlangıcı son derece önemli, rakibi oyuna sokmadan, konsantrasyonumuz yüksek bir şekilde oyuna başladığımızda özellikle yarın akşam burada alacağımız sonuç hem ülke adına hem bizim adımıza çok iyi olacak. Teknik heyet olarak, oyuncular olarak en iyisini yapmaya hazırız” cümlelerine yer verdi.

Avcı, geçtiğimiz hafta Akyazı Stadyumu’nda oynadığımız ilk maçla ilgili yaptığı değerlendirmede şu ifadeleri kullandı: “Oyunun başında duygusallıkta vardı o yüzden oyuna geç girdik. Sonrasında yapılan hamlelerle beraber oyunu tamamen domine ettik. Çok fazla bir değişiklik yapmak gibi bir durumumuz da yok, aynı formasyon üzerinden; belki 1-2 değişiklik olacaktır. Sahada, yeri geldiğinde hücum, yeri geldiğinde topa baskı yapan ve fırsat geldiğinde değerlendirebilen, erkenden bunu cebe atmak isteyen bir takım olacaktır. Bunun desteğini aldık, umarım bunun üzerine koyarak devam edebiliriz. Biz bıraktığımız yerden devam etmek istiyoruz. Geçen haftanın üzerinde gittik ama Basel içeride ve kendi taraftarının önünde. Bu maç onların en önemli maçlarından bir tanesi. Daha aktif ve agresif, bunu başında bize hissettirmek isteyen bir takım olacak. Buna doğru cevap verirsek zayıf noktalarından yakalamış olacağız. Başında oyuna girmemiz tur için çok önemli, umarım buna odaklanırız. Oyuncularım da bunun farkında.”

Teknik Direktörümüz, Basel’i eleyip sonrasında çeyrek final ve yarı finale kadar ilerlememiz durumunda kulübümüz tarihinde bir ilk olacağını vurgulayarak, “Tarihe bakıldığında Şampiyonlar Ligi’nde ve Avrupa’da son 16 var. Ben yarın son 16’ya kalıp sonrasında belki de ilk kez çeyrek final, yarı final olarak bakıyorum. Bunun adımını attıktan sonra hem şehrimizle beraber güven olarak da o haritayı gerçekleştirebiliriz. Bunun da üzerine koyarsak ülke ve taraftarımızın adına güzel şeyler olacaktır diye düşünüyorum” görüşlerine yer verdi.

Avcı, oyuncumuz Marek Hamšík’in güncel durumuyla ilgili olarak ise şu ifadelere yer verdi: “Marek Hamšík çok başka bir karakter ve oyuncu profili. Bazen mesleki anlamda neler yapması gerektiğiyle ilgili, bazen de takımla ilgili fikir alışverişi yapıyoruz. Marek Hamšík şu an itibarıyla 3 ay daha buranın futbolcusudur. İnsan çok sevdiği şeyi, uzun süre oynadığı bir durumdan, kolay kolay uzaklaşmak istemez. Bunun dışında kendiyle ilgili olan şeyleri kendi paylaşır. Onun benimle paylaştıkları bende kalsın, onunla ilgili olanları onun ağzından duyarsanız daha sağlıklı olur. Trabzonspor’da olur ya da olmaz bilemiyorum ama biz Hamšík ile antrenör olur ya da olmaz; ilişkimiz devam edecek. Şimdiden bu konuyla ilgili çok güzel fikir alışverişi yapıyoruz. Bunu tek taraflı söylemek doğru olmaz, ama 3 ay daha en iyi şekilde verim almaya çalışacağız.”
Teknik Direktörümüz ayrıca, oyuncumuz Vitor Hugo’nun kendisine teşekkür etmesi üzerine, “Vitor Hugo’nun ayrılmayı düşündüğü zaman yaptığım kendisiyle görüşmede, çocuğunun eğitimi ile ilgili sorunlarının olduğunu söyledi. Biz de ona neler yapabileceğimizi anlattık. Kendisine, “Seni gönderip 6 ay zaman kaybedemem, birlikte şampiyon olacağız” dedim. Bunları söylediğimde henüz hazırlık maçı bile oynamamıştık. Sonrasında da çok şükür şampiyon olduk” cevabında bulundu.

Oyuncumuz Vitor Hugo ise, Avrupa’da sonuna kadar devam etmek istediklerini belirterek, “Geçen hafta oynadığımız maç çok kolay bir maç değildi. Oynaması zor bir maç olmuştu çünkü depremden etkilenen insanların varlığını bildiğinizde onlar için oynuyorsunuz, onları mutlu etmek için oynuyorsunuz. Hiçbirimiz için kolay değildi ama iyi sonuç aldık. Rakip takım taraftarlarının bile bizim stadımızda bize inanılmaz destek verdiğini gördük. Çünkü kulübümüz maç öncesi biletlerinin gelirlerini deprem bölgesine aktarılacağını açıklamıştı. Bütün ülke birleşmişti, bir takım için ve büyük destek vermişti. Bunu görmek çok güzel duyguydu. Yarın maça iyi başlamak istiyoruz, son maçta sadece 1 gol atmış olsak bile, iyi bir avantajımız var. İyi başlayarak yine ilk maçtaki gibi güzel bir sonuç alarak maçı kazanabileceğimizi ve tur atlayacağımıza inanıyorum. Bahsettiğiniz iki takım arkadaşım çok kaliteli. Denswil’den bahsedecek olursak; geçen sene onunla oynama fırsatı buldum. Çok kaliteli ve üst düzey bir oyuncu. Beraber oynasak da oynamasak da her maç elinden geleni yapmaya çalışıyoruz. Bartra bu yıl takıma katıldı, Barcelona gibi bir takımdan bize geldi, ondan da bir şeyler öğrenmeye çalışıyoruz. Hocamız kimi seçerse seçsin, oynayan elinden geleni yapmaya çalışıyor. Hocam bana şans verdiği sürece takımım için elimden gelenin en iyisin yapmaya devam edeceğim. Tanrıya şükürler olsun, buraya gelmek ve geleceğim adına, ileride anlatabileceğim şeyler adına çok şeyi değiştirmeme sebep oldu. Abdullah hocama teşekkür etmek istiyorum. Şampiyon olduğumuz sene hocayla yaptığımız konuşmada, ailevi sebeplerden ötürü ayrılmak istediğimi söylemiştim ama hocam bana “Burada kalmalısın, şampiyon olacağız” demişti. Ben de hocama inandım, o da bana inandı ve devam ettik. Sonrasında kazandığımız birçok kupa var. Tabii ki burada hocama teşekkür etmem gerekiyor. Sorunları hep beraber çözdük ve saha içerisinde hocamızın istediği sonuçları hep beraber aldık. Bu arenada olabilmek benim için çok önemli, burada takım olarak olabildiğimiz için çok mutluyum. Bizim için çok özel ve farklı bir yıl oluyor. Üç büyük ligde de oynama şansı bulduk ve tecrübe edindik. Avrupa’da geçen sene yaşadığımız başarıyı yakalamak istiyoruz. Ziraat Türkiye Kupası’na devam ediyoruz, büyük hedeflerimiz var. Avrupa’da da gidebildiğimiz yere kadar gitmek istiyoruz. Ligde belki biraz gerideyiz ama arka arkaya kazanacağımız maçlarla kendimizi tekrar üst sıralara atacağımızı düşünüyorum. Özellikle bu tür durumlarda, uzun vade plandan ziyade maç maç bakmanın daha doğru olduğunu düşünüyorum, en iyi değerlendirme maç maç yapılacak değerlendirmedir” görüşlerine yer verdi.